0

 

Nefse hoş geliyor aslında dünya merkezli bir hayat, en güzel yiyecekleri yemek, insanlar tarafından tanınmak, bilinmek arkadaşlara gece yarısına kadar takılmak şehvetin isteklerini, arzularını tatmin etmek bir aile kurmamak heyecanlı ve haz merkezli yani halk dilinde günü birlik yaşamak.

Yani Modernizm yani tek dünyalı yaşamak yani sekülerizm yani laik sistemin istediği insan tipi.

Gücünü Aydınlanma Felsefesi'nden alan modernite, akıl ile insanı merkez olarak belirler, buna göre toplumsal yaşamı yönlendirmeye çalışır.

Kendini bu şekilde tanımlayan algılar kendisi dışındakileri kendisine müdahale edilmezse bile düzenine meydan okuma addettiği için ötekileştirip imha yoluna gidiyor.Ehl- i dünyanın ikramını redderek oruçlu olduğunu söylemen iştahlarını bozar.

Modernite, dini, toplumsal yaşamda arka plana itip sadece dünya hayatının mutluluğu için çabalayarak laikliği ilke olarak benimser.

 Bazı felsefeciler moderniteyi kapitalizme bağlarken bazıları da sanayileşme sürecinin bir sonucu olarak izah etmeye çalışır.

Modernite, kendisi dışındaki her şeyi gelenek, gerici olarak tanımlayıp bu, din veya örf olsun fark etmez kendi karşıtı sayarak ötekileştirirbununla birlikte bu değerlere sahip çıkan insanlar da ötekileşmiş olur.

Modernitenin en önemli dayanağı: “Her yeni iyidir!” söylemidir. Bu söylemle beraber bütün eskilerin terk edilmesi gerektiğidir aslolan. Mademki din de tarihi geçmişi olan bir hayat tarzıdır, o da gelenek kategorisinde olmalı, terk edilmesi gerekenler arasında yer almalı(!)...

Hâlbuki “dindarlar”, modernite diliyle “gelenekçiler” yeniliğe karşı durmayıp yeniliklere Allah’ın rızasına ulaştıracak vesile gözüyle bakmakta, Allah'ın: “Değerlidir.” dediklerine sahip çıkıp muhafaza etmeye, dünyayı ve dünyalıkları fani görüp ahret inancı merkezli bir hayat tarzı olan emir ve nehiyler manzumesini hayatında yaşamaya çalışmaktadır.

Modernizmde asıl olan: güç, şöhret ve lezzet kültürüdür. Moderniteye kapılan bireyler, aklını bütün yönleriyle, dünyada rahat etme, güçlenme ve zevklenme için kullanır.

Modernizmde en çok genç kuşaklara karşı sevgi besler; çünkü onlara güç ve şehveti vaat ederek genç kuşakları istediği mecraya çeker.

Bir süre sonra yaşlanan genç artık modernice için eskiler kategorisine girer, insanlığın kurtulması gereken bir çöp olarak görülmeye başlanır, bütün değeri maddeye bağladığı için kölesinin köleliği bitmiştir. Hâlbuki yaşlandığında kurtulması gereken bir meta olarak görülen ve gençken kendisine sevgi beslediği genç, hayatını, yeteneklerini modernizme adamıştı.

 

Modernizmin ona olan vefası koca bir hiçti! 

Ryan Reynold

0 yorum

FİKRİNİZİ BELİRTİN

Zorunlu alanları doldurunuz *